rss

Osmanlı Devleti bu antlaşmayla fiilen sona ermiştir.
Antlaşmanın  7.Maddesi “İtilaf Devletleri kendi güvenliklerini tehdit edecek bir durum ortaya çıkarsa , istedikleri bölgeyi  işgal edebileceklerdi “ çok ağır bir madde olup ülkenin her an işgalini mümkün hale getirmiştir.
Altı vilayette bir Ermeni Devleti kurulması için zemin hazırlanmıştır.
İşgallerin başlamasıyla  bölgesel direniş örgütleri ve Kuvay-i Milliye ortaya çıkmıştır.
Azınlıklar işgalleri kolaylaştırmak için zararlı cemiyetleri kurmuşlardır.                                   
 
ZARARLI CEMİYETLER HANGİLERİDİR.?

A.Azınlıkların Kurdukları Cemiyetler:

Mavri Mira: Rumlar tarafından kuruldu. İstanbul Patrikhanesi yönetir. İzmir ve Doğu Trakya’yı Yunanistan’a katmak istemektedir.
Etnik-Eterya Cemiyeti:Rumlar tarafından Yunanistan sınırlarını genişletmek için kuruldu.
Pontus Rum Cemiyeti:Doğu Karadeniz’de eski Rum Pontus Devletini tekrar canlandırmak için Rumlar tarafından kuruldu.
Ermeni Taşnak –Hınçak Cemiyeti: Ermeniler tarafından Doğu Anadolu’da bir Ermeni Devleti kurmak amacıyla  faaliyet göstermiştir.

B.Milli Varlığa Düşman Cemiyetler:

Kürt Teali Cemiyeti: Doğu illerinde bir Kürt Devleti kurmak için  faaliyette bulundu.(İstanbul’da kuruldu.)
Teali İslam Cemiyeti: Saltanat ve Hilafeti desteklemiş ve İstanbul’da kurulmuştur.
İngiliz Muhipleri Cemiyeti: İngiliz himayesinde yaşamayı isteyenler kurmuştur.
Sulh ve Selamet-i Osmani Fırkası: Saltanat ve Hilafeti desteklemiştir.
Wilson Prensipleri Cemiyeti: Amerika egemenliğini(Mandasını) istemiştir.

YARARLI CEMİYETLER ( MİLLİ CEMİYETLER ) HANGİLERİDİR.?

Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti: Doğu Anadolu’nun Ermenilere verilmesini önlemek için kuruldu.
Trakya Paşa eli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti: Trakya’nın Yunan işgaline uğramasını engellemek için  Edirne’de kuruldu.
Trabzon Muhafaza-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti: Doğu Karadeniz ve çevresinin Rumlara verilmesini ve Rum Pontus Devletinin kurulmasına engel olmak için kuruldu.
Kilikyalılar Cemiyeti: Adana ve çevresinin Ermenilere verilmesini önlemek için kurulmuştur.
İzmir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti: İzmir ve çevresinin Yunanlılara verilmesini önlemek için kurulmuştur.
Milli Kongre Cemiyeti: İstanbul’da kurulan bu cemiyet Türklere karşı yapılan haksızlıkları basın ve yayım yolu ile dünyaya duyurmaya çalışmışlardır.

PARİS BARIŞ KONFERANSININ ( 18 OCAK 1919 ) ÖNEMİ NEDİR ?

İtilaf Devletleri Osmanlı Devletini nasıl paylaşacaklarını kararlaştırmak  için Paris’te toplandılar.
Daha önce İtalya’ya verilen Batı Anadolu  Yunanistan’a verildi.
İtalya’ya: Güneybatı Akdeniz ,
Fransa’ya: Urfa,Maraş,Antep,Suriye ve Lübnan,
İngiltere’ye : Irak, Filistin ve Boğazlar bırakılmıştır.
Yunanlılar  Paris Barış Konferansının kendilerine verdiği yetkiyle 15 Mayıs 1919 ‘da İzmir’i işgal etmiştir.


GENELGELER VE KONGRELER:

HAVZA GENELGESİ’NİN ÖNEMİ NEDİR ? ( 29 MAYIS 1919 )

M. Kemal  Havza’ya gelince askeri ve sivil mülki amirlere gönderdiği bildirilerle, işgallerin protesto yapılmasını,mitingler  düzenlenmesini , ülkemizin içinde bulunduğu durumun millete anlatılmasını , İstanbul hükümetine protesto telgraflarının  çekilmesini istemiştir.

NOT: M. Kemal 15 Mayıs 1919’da İzmir’in Yunanlılar tarafından  işgal edilmesinden sonra 16 Mayıs 1919’da Bandırma vapuruyla Samsun’a doğru yola çıkmış ve 19 Mayıs 1919’da Samsun’a gelmiştir. M. Kemal Samsun’a gelirken 9.Ordu Müfettişliği sıfatıyla resmi görevli olarak, Samsun ve çevresindeki Rumlarla Türkler arasındaki çatışmalara son vermek amacıyla Samsun’a gelmiştir.

AMASYA GENELGESİ VE ÖNEMİ NEDİR ? ( 22 HAZİRAN 1919 )

M. Kemal ,Rauf Orbay, Refet Bele,Ali Fuat Cebesoy ve Kazım Karabekir  toplantı yaparak , aldıkları kararları genelge olarak yayınlamışlardır.
Vatanın ve milletin bağımsızlığının tehlikede olduğu belirtilmiştir. Miletin geleceğini ,milletin azim ve kararı kurtaracaktır denildi.
Osmanlı hükümetinin görevini yapmadığı ve bu durumun milletimizi yok saydığı belirtilmiştir.
Milletimizin sesini dünyaya duyuracak her türlü etki ve denetimden uzak milli bir kurulun kurulması gerektiği belirtilmiştir.
Bu nedenle seçimlerin yapıldığı yerlerde seçilen kişiler seçimlerin yapılamadığı yerlerde ise halkın güvenini kazanmış 3 delege Sivas’a gelerek toplanılması gerektiği belirtilmiştir.
Doğu illeri adına Erzurum’da bir kongre toplanacak

 

AMASYA GENELGESİ’NİN ÖNEMİ


İlk  defa kurtuluş savaşının mücadele safhası başlamıştır.
İlk  defa  kurtuluş savaşının gerekçesi , yöntemi ve amacı belirtilmiştir.
İlk defa millet egemenliğine dayanan yönetimden bahsedilmiştir.
İlk defa milli bir kurulun oluşturulmasından bahsedilmiştir.
İlk defa  İstanbul hükümetinin görevini yerine getiremediğinden bahsedilmiştir.
İlk defa Erzurum ve Sivas Kongrelerinin toplanmasına karar verilmiştir.

NOT: M. Kemal Amasya Genelgesi’nden sonra  8 Temmuz 1919’da padişaha yolladığı bir telgrafla resmi göreviyle birlikte askerlik görevinden de istifa ettiğini açıklamıştır.

ERZURUM KONGRESİ’NİN ÖNEMİ NEDİR ? ( 23 TEMMUZ 1919 )

Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin girişimleriyle bölgedeki Ermeni tehlikesine karşı toplanmıştır.
Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür asla parçalamaz olduğu belirtildi.(Misak-ı Milli’de aynen yer aldı.)
İlk defa hükümet kurulmasından bahsedilmiş ve ilk defa  9 kişilik Temsil Heyeti seçilmiştir.
İlk defa manda ve himaye reddedilmiştir.
Milli Meclisin derhal toplanması ve hükümetin meclisin denetimine girmesi kararlaştırıldı.(Mebusan Meclisi)
Kuva-yi Milliye’yi etken ve milli iradeyi hakim kılmak esastır.
Erzurum kongresi bölgesel olarak toplanmış fakat aldığı kararlar tüm yurdu ilgilendirdiği için  milli bir kongredir.

SİVAS KONGRESİ’NİN ÖNEMİ NEDİR ? ( 4-11 EYLÜL 1919 )

Ülke genelindeki milli cemiyetler “ Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adıyla birleştirildi.
Manda ve himaye fikri kesin olarak reddedildi.
İrade-i Milliye adıyla bir gazete çıkarıldı.
Temsil heyeti 15 kişiye çıkarılmıştır.
Her yönüyle ulusal bir kongredir.
Ali Fuat Cebesoy  Batı Anadolu Kuva-i Milliye Komutanlığına atanmıştır.

MİSAK-I MİLLİ’NİN İLANI ( 28 OCAK 1920 )

Amasya Görüşmeleri’nde alınan kararla yurdun her tarafında seçimler yapılarak Mebuslar Meclisinin açılmasına zemin hazırlanmıştır. Meclisin İstanbul’da  açılmasına karar verilince M. Kemal  İstanbul’a gitmemiştir. Fakat  onun düşüncelerini temsil eden Felah-ı vatan adıyla bir grup kurulmuştur. Bu grup hazırladığı Misak-ı Milli’yi  son Osmanlı Mebusan Meclisine kabul ettirmiştir.(28 Ocak 1920)

Alınan Kararlar: Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandığında Türk askerlerinin elinde bulunan topraklar bir bütündür, parçalanamaz
Arap topraklarının, Batı Trakya’nın ve Kars,Ardahan ve Batum’un geleceği halk oylamasıyla belirlenecek. Osmanlı’nın merkezi ve Marmara Denizi’nin güvenliği sağlanırsa boğazlar dünya ticaretine açılacak. İçimizdeki azınlıklara komşu ülkelerdeki Müslüman halka tanınan haklardan fazlası tanınamaz. Tam bağımsızlığımızı ve ekonomik gelişmemizi engelleyen sınırlamalar ve kapitülasyonlar kesinlikle kabul edilemez.
Misak-ı Milli ile Türk vatanının sınırları çizilmiştir.
Misak-ı Milli’nin ilanı İstanbul’un işgaline neden olmuştur.
İstanbul 16 Mart 1920’de itilaf devletleri tarafından resmen işgal edilmiştir. Mebusan Meclisi dağıtılmıştır. Bazı milletvekilleri Malta adasına sürgüne gönderilmiştir. Bazıları Ankara’ya kaçmıştır.

T.B.M.M ’ NİN AÇILMASI ( 23 NİSAN 1920 )

M. Kemal  19 Mart 1920’de bir genelge yayınlayarak Ankara’da olağan üstü yetkilere sahip bir meclisin açılması gerektiğini  ve bunun için hemen seçimlerin yapılmasını, her sancaktan 5 kişinin seçilmesini ve bu seçilenlerin 15 gün içinde Ankara’ya gelmelerini istedi. Ayrıca İtilaf  Devletleri tarafından dağıtılan Osmanlı Mebuslar Meclisi üyelerini de  kaçabilirlerse gelmelerini istedi.
Nihayet bütün hazırlıklar tamamlandıktan sonra 23 Nisan 1920’de T.B.M.M açıldı.

 

İLK T.B.M.M ’ NİN ÖZELLİKLERİ


Güçler birliği ilkesi benimsenmiştir.(yasama ,yürütme ,yargı güçlerinin mecliste toplanması)Böylece çabuk ve uygulanabilir kararların alınması sağlanmıştır.(Çünkü o sırada ülkemiz işgal altında)
Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğu ve meclisin üstünde bir gücün olmadığı belirtilmiştir.
Meclisin başkanı aynı zamanda hükümetinde başkanıdır.
Padişah ve halifenin yeri meclisin alacağı kararla belli olacaktır.

 

İLK ANAYASA ( TEŞKİLAT-I ESASİYE - 20 OCAK 1921 )


Kurtuluş savaşının devam ettiği günlerde kabul edilmiştir.
Bu anayasa ile Türk tarihinde ilk kez egemenlik ulusa verilmiştir.
Güçler birliği prensibi benimsenmiştir.(Yasama, yargı, yürütme meclis tarafından yapılıyor.)
Yeni Türk Devletinin hukuki ve siyasal belgesi olmuştur.
Anayasaya göre meclis başkanı hükümetin de başkanı olmakla “Meclis Hükümeti Sistemi” benimsenmiştir.

NOT:Cumhuriyetin ilanıyla “Meclis Hükümeti Sistemi” terkedilerek “Kabine Sistemi” ne geçilmiştir.

 

İSTİKLAL MARŞININ KABULÜ ( 12 MART 1921 )


İLK T.B.M.M ’ NE KARŞI ÇIKAN AYAKLANMALAR


Ayaklanmaların çıkmasında; Bazı çıkar sahiplerinin halkı kışkırtması, azınlıkların devlet kurmak istemesi, İstanbul hükümetinin M. Kemal  aleyhinde bildiriyi Anadolu’da halka dağıtması,düzenli ordu kurulması sırasında bazı Kuva-yi Milliyecilerin orduya katılmak istemesi, M. Kemal’in idam cezasına çarptırılmış olması T.B.M.M’ ne karşı ayaklanmaların çıkmasında etkili olmuştur.

1.İstanbul Hükümeti ve İngilizler Tarafından Desteklenen Ayaklanmalar: Anzavur , Kuva-yi İnzibatiye, Bolu-Düzce-Hendek ve Adapazarı , Yozgat Yenihan, Konya , Afyon , Milli Aşireti ayaklanmalarıdır.

2.Azınlıkları Çıkardığı Ayaklanmalar:Rum Pontus ,Ermeni ayaklanmalarıdır.

3.Kuva-yi Milliye Taraftarlarının Çıkardığı Ayaklanmalar: Çerkez  Ethem , Demirci Mehmet Efe ayaklanmalarıdır.

 

T.B.M.M ’NİN  AYAKLANMALARA KARŞI ALDIĞI TEDBİRLER


29 Nisan 1920’de Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıkarıldı.
11 Eylül 1920’de İstiklal Mahkemeleri kurularak isyancılar sert bir şekilde cezalandırıldı.
İstanbul hükümetinin olumsuz propagandalarına karşı halkı doğru bilgilendirmek için Anadolu Ajansı kuruldu.
Damat Ferit hükümetinin Anadolu hareketi aleyhine yaptırdığı fetvalara karşı Ankara müftüsü Rıfat Börekçi fetva yayınlayarak Anadolu’daki mücadelenin haklılığı tüm yurda ilan edilmiştir.

 

SEVR ANTLAŞMASI ( 10 AĞUSTOS 1920 )


I. Dünya savaşı bittiğinde itilaf devletleri diğer devletlerle barış antlaşmalarını hemen imzalamalarına rağmen  Osmanlı Devleti’ni  nasıl paylaşacaklarına karar veremedikleri için kesin barışı geciktirdiler. Ve 10 Ağustos 1920’de Osmanlı Devleti  adına  Dar-ı Şura-yı Saltanat (Mebuslar Meclisi dağıtıldığı için) Sevr Antlaşması’nı imzalamıştır. Bu antlaşmaya göre;
İstanbul Osmanlıya verilecek ancak  şartlara uyulmazsa işgal edilecek. Boğazlar savaş ve barışta açık olacak ve Boğazlar Komisyonu tarafından yönetilecek. Doğu Anadolu’da bir Ermeni Devleti , Suriye ile Irak arasında bir Kürt Devleti kurulacak. Trakya ve Batı Anadolu  Yunanistan’a , Irak ve Arabistan İngiltere’ye, Konya, Antalya ve Muğla tarafları İtalya’ya ,Adana-Malatya-Sivas ve Suriye arası  Fransa’ya verilecek. Azınlıklara sınırsız haklar verilecek. Kapütilasyonların  her türlüsü devam edilecek ve bütün ülkeler faydalanacak.
Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti  yok sayılmıştır.
İtilaf  Devletleri Osmanlı Devletini paylaşmışlardır.
İtilaf Devletleri  Son Osmanlı Mebuslar Meclisini dağıttıkları için bu antlaşma meclis tarafından onaylanmadığından hiçbir hukuki geçerliliği yoktur.
Uygulanamayan bir antlaşma olması nedeniyle 1878 Ayastefanos Antlaşmasına benzerlik gösterir.

DÜZENLİ ORDU NE ZAMAN KURULMUŞTUR ?

M. Kemal’in  önerileri doğrultusunda T.B.M.M Hükümeti düzenli ordu kurma kararına vardı.
Kuva-yi Milliye birliklerinin tek çatı altında toplanması kararlaştırılmıştır.
Çerkez Ethem ve Demirci Mehmet Efe etkilerinin azalmasından çekindikleri için düzenli orduya katılmayarak isyan ettiler.
8 Ekim 1920’de ülkenin her tarafından gelen Kuva-yi Milliye birliklerinin katılımıyla düzenli ordu kurulmuştur. Batı cephesi komutanlığına İsmet Paşa(İnönü) getirildi.

KURTULUŞ SAVAŞINDA CEPHELER


Doğu Cephesi: Doğu cephesinde Ermenilerle savaşılmıştır. Ermeniler Sevr antlaşmasına dayanarak
Doğu Anadolu’da bir Ermeni Devleti kurmak istiyorlardı ve Türklere saldırıyorlardı . T.B.M.M  15.Kolordu komutanı Kazım Karabekir Paşayı Doğu cephesi komutanlığına atadı. Yapılan savaşlarla Doğu Anadolu Ermenilerden kurtuldu. Ermenilerle Gümrü Antlaşması(3Aralık 1920) imzalandı.



GÜMRÜ ANTLAŞMASI’NIN ( 3 ARALIK 1920 ) ÖNEMİ NEDİR?

T.B.M.M’nin uluslar arası alanda kazandığı ilk siyasi ve askeri başarıdır.
İlk kez Gümrü antlaşmasıyla belirlenen doğu sınırımız , Moskova ve Kars antlaşmalarıyla son şeklini almıştır.
Ermeniler barış imzalamakla ilk kez Sevr antlaşmasının  geçersizliği onaylamış oldular.
Ermeni sorunu çözüme kavuşturuldu.

GÜNEY CEPHESİ’NİN ÖNEMİ NEDİR ?

Güney Cephesi’nde düşmana karşı Kuva-yi Milliye birlikleriyle karşı konulmuştur. Düzenli ordu savaşmamıştır.
Güney Cephesi’ndeki savaşlar  Sakarya Savaşı’ndan sonra 20 Ekim 1921’de Fransa ile imzalanan Ankara Antlaşması ile sona erdi.
Böylece Hatay hariç Suriye sınırı belirlenmiştir. 

I. İNÖNÜ SAVAŞI’NIN ( 6-10 OCAK 1921 ) ÖNEMİ NEDİR ?

Düzenli ordunun Batı Cephesi’nde Yunanlılara karşı kazandığı ilk zaferdir.
İsmet Paşa Albaylıktan generalliğe terfi etti.
Çerkez Ethem isyanı bu zaferden sonra bastırıldı.
20 Ocak 1921’de ilk anayasa ( Teşkilat-ı Esasiye) ilan edildi.
12 Mart 1921’de İstiklal Marşımız kabul edildi.
Londra Konferansı yapıldı.(21 Şubat 1921)
Sovyet Rusya ile Moskova Antlaşması imzalandı.(16 Mart 1921)

LONDRA KONFERANSI’NIN ÖNEMİ NEDİR ? ( 21 ŞUBAT-12 MART 1921 )

İtilaf  Devletleri Sevr Antlaşmasını yumuşatarak  T.B.M.M  kabul ettirmek için konferansı toplamışlardır.
İstanbul hükümeti adına Tevfik Paşa, T.B.M.M adına Bekir Sami Bey  konferansa katılmıştır.
İtilaf  Devletleri T.B.M.M’ni konferansa çağırmakla , T.B.M.M’nin  varlığını ilk kez  hukuki olarak tanımıştır.

MOSKOVA ANTLAŞMASI’NIN ÖNEMİ NEDİR ? ( 16 MART 1921 )

Rusya  Misak-ı Milliyi ve Türk Devletini tanıyan ilk Avrupa ülkesi olmuştur.
Kars, Ardahan  Türkiye’de kaldı. Batum ise Gürcistan’a verilmiştir. Batum’un elimizden çıkmasıyla Misak-ı Milli’den ilk taviz verilmiştir.

II. İNÖNÜ SAVAŞI’NIN ÖNEMİ NEDİR ? ( 23 MART-1 NİSAN 1921 )

Batı Cephesi’nde Yunanlılara karşı kazanılan ikinci zaferdir.
İtalya bu zaferden sonra Antalya ve Muğla’dan çekilmeye başladılar.
Fransızlar anlaşmak için Ankara’ya temsilci gönderdiler.

KÜTAHYA-ESKİŞEHİR SAVAŞLARININ ÖNEMİ NEDİR ? ( 10-24 TEMMUZ 1921 )

Ordumuz İtilaf  Devletleri’nden yardım alan Yunanlılar karşısında başarısız olarak Sakarya Irmağı’nın doğusuna kadar  gerilemiştir.
Böylece 1683 II. Viyana kuşatmasından itibaren devam eden geri çekilme Sakarya Irmağı’nın doğusuna kadar  devam etmiştir.
Bu yenilgiden sonra 5 Ağustos 1921’de M. Kemal’e başkomutanlık verildi. Ayrıca meclisin 3 aylığına tüm yetkileri M. Kemal’e verildi.
M. Kemal  ilk olarak Tekalif-i Milliye Emirlerini 8 Ağustos 1921’de ilan ederek  Sakarya Savaşı için  halktan yardım toplamıştır.

SAKARYA MEYDAN SAVAŞI’NIN ÖNEMİ NEDİR ? ( 23 AĞUSTOS-13 EYLÜL 1921 )

1683 Viyana bozgunundan itibaren devam eden gerileme sona erdi.
T.B.M.M büyük bir zafer kazandı. Yunan ordusunun taarruz gücü kırıldı. Yunanlılar savunmaya geçti.
T.B.M.M   M. Kemal’e Mareşallik ve Gazilik unvanı verdi.(19 Eylül 1921)
Kafkas Cumhuriyetleri  ile Kars Antlaşması imzalandı.(13 Ekim 1921)
Fransızlarla  Ankara Antlaşması imzalandı.(20 Ekim 1921)
İtilaf  Devletleri barış teklifinde bulundular.

KARS ANTLAŞMASI’NIN ÖNEMİ NEDİR ? ( 13 EKİM 1921 )

Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan ile yapılmıştır. 
Kars Antlaşması ile doğu sınırlarımız  kesinlik kazanmıştır.

ANKARA ANTLAŞMASI’NIN ÖNEMİ NEDİR ? ( 20 EKİM 1921 )
Hatay dışında Suriye sınırı çizildi.     
Fransa  yeni Türk Devleti’ni resmen tanıdı.
Fransızlar Misak-ı Milliyi tanıyan ilk İtilaf Devleti oldular.

BÜYÜK TAARRUZ VE BAŞKOMUTANLIK MEYDAN MUHAREBESİ’NİN ÖNEMİ NEDİR ?
( 26 AĞUSTOS - 18 EYLÜL 1922 )
Milli mücadelenin silahlı  mücadelesi başarıya ulaştı.
Yunan işgali sona erdi. Yunanlılar Ege Denizi’ne döküldü.
Afyon,Uşak,Kütahya, Manisa, Balıkesir,Aydın,İzmir ve Bursa Yunan işgalinden kurtuldu.
Malazgirt Savaşı Anadolu’nun kapılarını Türklere açmış, Miryakefalon  Türk yurdu olduğunu belgelemiş, Başkomutanlık  Meydan Muharebesi ise Anadolu’nun sonsuza kadar Türk  yurdu olarak kalacağını ispatlamıştır.

MUDANYA ATEŞKES ANTLAŞMASI’NIN ÖNEMİ NEDİR ? ( 11 EKİM 1922 )
Toplantıya İngiltere,Fransa. ve İtalya katılmış, Yunanlılar bir gemide sonucu beklediler. Türkiye adına İsmet paşa katıldı.
Türkiye ile Yunanistan arasındaki silahlı mücadele sona erdi.
Yunanlılar 15 gün içerisinde Doğu Trakya’yı Meriç Irmağı’nın sol kıyısına kadar ,terk edecek.
İstanbul ve Boğazlar T.B.M.M ‘ne bırakıldı. Böylece savaşmadan İstanbul , Boğazları ve Doğu Trakya’yı kurtarmış olduk.
Kurtuluş Savaşı’nın silahlı safhası bitmiş, diplomatik safhası başlamıştır.
Osmanlı Devleti’nin merkezi İstanbul  T.B.M.M’ ne bırakılmakla, Osmanlı Devleti  hukuken sona erdi.

LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI ( 24 TEMMUZ 1924 )

LOZAN’DAN KALAN PROBLEMLER VE LOZAN ANTLAŞMASI’NIN TÜRK TARİHİ AÇISINDAN ÖNEMİ


İtilaf Devletleri bu antlaşmayla Misak-ı Milliyi ve Yeni Türk Devletinin bağımsızlığını tanımıştır.
Boğazlar Komisyonunun kalması milli egemenliğimizi sınırlamıştır. Boğazlar sorunu kalmıştır.
Musul alınamamış ve Irak sınırı kesinlik kazanmamıştır .Musul sorunu kalmıştır.

0 yorum: