rss

Bitki ve Hayvan Hücresi Arasındaki Farklar:

· Hayvan Hücresi: Sentrozom vardır. Hücre çeperi ve plastitler yoktur. Kofullar küçük ve az gelişmiştir. Fagositoz ve Pinositoz olayları görülür.
· Bitki Hücresi: Sentrozom yoktur. Hücre çeperi ve plastitleri vardır. Kofulları büyük ve gelişmiştir. Yüksek yapılı bitkilerde lizozom yoktur. Fagositoz ve Pinositoz görülmez. 

         Evcil hayvanların ürünlerinden ( et, süt, yumurta, bal, yün, deri) ve gücünden yaralanmak için üretilmesi ve yetiştirilmesi faaliyetine denir. İnsanın ekonomik faaliyetleri içinde önemli yeri olan hayvancılık beslenmenin temel taşlarından biridir. Dengeli beslenmede hayvan ürünlerinin maddesi olan protein önemli yere sahiptir. Ayrıca hayvanlardan elde edilen yün, deri ve diğer ürünler dokuma endüstrisi başta olmak üzere pek çok sanayi dalına hammadde sağlar. Tarımsal faaliyetler arasında yer şekillerimizin engebeli olduğu yörelerimizde hayvanların gücünden yararlanılır.

GİRİŞ
           
Bu dönem edebiyat ürünleri, bir önceki döneme göre çok hızlı bir medeniyet değişiminin ürünleri olarak kabul edilebilir. Etkisi bugünlere uzanan bu değişim neticesi Türkler, İslâm dini ile yeni bir kimlik kazanmış; Türklük ile müslümanlık ayrılmaz iki kavram halini almıştır. Bu, eski Türk kimliğinin unutulmasından ziyade, eskinin yeni içinde devamı şeklinde açıklanabilecek bir durumdur.
Göçebe bir hayat süren Türklerin yerleşik hayat düzenine geçişini kolaylaştıran İslam medeniyeti kültür alanında da bir boşluğu doldurmak üzere Türk ediplerini etkisi altına almıştır. İslâm kültür merkezleri olan Bağdad, Buhara, Kaşgar, Semerkand gibi şehirlerde dini öğretilerin yanında Arap ve Fars edebiyatlarının en güzel örneklerini de okuyan, benimseyen Türk edipleri, öğrendiklerini, kendi ana dillerinde uygulamaya başlamışlar ve Türk edebiyatına yeni bir yön vermişlerdir.

1. Tektonik Depremler: İç kuvvetlerin neden olduğu gerilimlerin boşalması ile meydana gelen yer kabuğu hareketlerinin yol açtığı sarsıntılara Tektonik Depremler adı verilir. Gerek şiddet gerekse etki alanı bakımından en önemli ve en yıkıcı olan depremlerdir. Yeryüzünde olan depremlerin % 90'ı bu gruba girer. Türkiye'de olan depremler de büyük çoğunlukla tektonik depremlerdir.

Tırnak yeme alışkanlığına çoğunlukla 3-4 yaşlarından önce başlamaz. (Çok ender olarak 5 aylık gibi erken bir dönemde görülebilir). Çocukların %33 de tırnak yeme davranışı görülür. Bu oran erken ergenlik çağına kadar sürer. Ergenlik çağında tırnak yiyen çocukların sayısı %40-45’e yükselir. Yani ergenlik çağına doğru çocukların hemen hemen yarısı tırnak yeme davranışı gösterir. Bunun nedeni olarak gençlerin çevreden onay görmemeleri olarak değerlendirilir. Ayrıca tırnak yiyen çocukların ailelerinin çoğunda tırnak yiyenlere rastlanmaktadır. Bunun içinde tırnak yemenin bir taklit olduğu ve büyükleri taklit etmek suretiyle öğrenildiği ileri sürülmektedir. Ergenlik çağında sosyal onay görenlerin çoğu bu alışkanlığı terk etmektedir.
Tırnak yemek bazen ayak parmaklarını ısırmakla ve ayak tırnaklarını el parmaklarıyla yakalama ile ilişkili görülmektedir. Ayak parmağı tırnağının yenilmesi ve ısırılması hemen hemen sadece kızlarda görülmektedir.

Fatih Sultan Mehmed Hanın, Akkoyunlu Sultanı Uzun Hasan ile, 11 Ağustos 1473’te, Otlukbeli mevkiinde yaptığı büyük meydan muharebesi.

Osmanlı Sultanı Fatih Sultan Mehmed Hanın, 1453’te İstanbul’un fethiyle Bizans İmparatorluğunu ve 1461’de de Trabzon’u alarak Pontus Rum Devletini yıkması, Hıristiyan âlemine karşı üstünlük kurup, İslâm âleminde takdir kazanması, doğudaki Akkoyunlu Sultanı Uzun Hasan’ı telaşlandırdı. Türkmen asıllı Akkoyunlu Uzun Hasan, kısa zamanda devletin sınırlarını genişleterek; Irak-ı Acem, Irak-ı Arap, Âzerbaycan, İran ve kısmen Doğu Anadolu’ya hakim olmuştu. Pontus Rum Kralının damadı olması dolayısıyla Trabzon’un mirasının kendisinin olduğunu iddia etti. Bu sebeple, Fatih’ten Trabzon’u istedi. İsteği kabul edilmedi. Uzun Hasan, tek başına Osmanlıları mağlup edemeyeceğini bildiğinden, kendisine müttefik aradı. Neticede, batıda Haçlı devletleri ve doğuda hakimiyet mücadelesi veren Türk devlet ve beyleriyle anlaştı. Venedik, Papa ve Napoli, ittifak teklifleri neticesinde, ateşli silahlar ve bunu kullanacak usta ve asker gönderip Uzun Hasan’ın yanında yer aldılar. Venediklilerin yardımı karşılığı, Karadeniz’de serbest faaliyet yanında, Mora, Midilli, Ağrıboz ve Argos’un iadesi temin edilecekti. Topraklarını Osmanlıların zapt ettiği Karaman ve Candar beyleri de bu ittifaka dahil oldular. Uzun Hasan’ın bu faaliyetlerine karşı Fatih de tedbir aldı. Batıdan gelecek saldırılara karşı Rumeli ve İstanbul’un emniyet tedbirlerini arttırdı. Rumeli’nin muhafazası, Şehzâde Cem Sultan'a verildi. Mısır Memlûkları ile anlaşma yapılarak, Akkoyunlular ile ittifakları önlendi. Akkoyunlu-Venedik ittifakını da bozmak isteyen Fatih, Venediklilerin Ağrıboz Adasını Osmanlılardan istemeleri üzerine, anlaşmaya yanaşmadı. Venedikliler, Uzun Hasan’a yardım için Napoli, Rodos, Papalık ve Kıbrıs donanmalarıyla; Akdeniz ve Ege sahillerindeki Osmanlı şehirlerinden Antalya, İzmir şehir ve kalelerini yağma edip, yaktılar.


1885 yılında Bandırma'da doğdu. Bandırma'nın Emre köyüne yerleşmiş Sapşığ Çerkez oymağından, Ali Bey'in beş oğlunun en küçüğüydü. Ağabeyleri, İlyas ve Nuri beyler, Rum eşkiyalarıyla çarpışırken ölmüşler, Reşet ve Tevfik beyler de 1901 ve 1902 yıllarında Harbiye'yi bitirerek subay çıkmışlardı. Reşit Bey çeşitli cephelerde çarpıştı. 1919'da Meclisi Mebusan'a Saruhan Milletvekili olarak katıldı. Oradan Birinci TBMM'ye geçti.