1885 yılında Bandırma'da doğdu. Bandırma'nın Emre köyüne
yerleşmiş Sapşığ Çerkez oymağından, Ali Bey'in beş oğlunun en küçüğüydü.
Ağabeyleri, İlyas ve Nuri beyler, Rum eşkiyalarıyla çarpışırken ölmüşler, Reşet
ve Tevfik beyler de 1901 ve 1902 yıllarında Harbiye'yi bitirerek subay
çıkmışlardı. Reşit Bey çeşitli cephelerde çarpıştı. 1919'da Meclisi Mebusan'a
Saruhan Milletvekili olarak katıldı. Oradan Birinci TBMM'ye geçti.
Çerkez Ethem, evinden kaçarak Bakırköy Süvari Küçük Zabit Mektebi'ne girdi.
Balkan Savaşı'nda Bulgar cephesinde yaralandı. Kıdem zammı ve madalya aldı. I.
Dünya Savaşı'nda Eşref Kuşçubaşı'nın yönettiği Pan Turanist Teşkilatı Mahsusa
ile birlikte İran, Afganistan ve Irak'a yapılan akınlara katıldı. Yaralanarak
savaş sonunda köyüne çekildi. 1919-1920 tarihleri arasında bir yıldan uzun bir
süre Anadolu'da tek önemli vurucu güç olan Kuvayı Seyyare'yi kurdu ve yönetti.
Düzenli ordunun kuruluşu döneminde, kayıt altına girmek istemeyerek hükümete
başkaldırdıktan sonra, 1921 Ocak ayı ortalarında Yunanlılara sığındı. İzmir'e,
oradan da Atina'ya gönderildi. Ankara İstiklal Mahkemesi'nin, ağabeyleri ve
yakın adamlarıyla birlikte, Ethem Bey'in de gıyabında verdiği 9 Mayıs 1921
tarihli ve 573 sayılı karar ile "Müsellahan takibi hükümet cürmünü irtikap
ederek", düşman tarafına firarından dolayı idama mahkum oldu. Türkiye'den
ayrıldıktan sonra, önce Berlin'e gitti. Daha sonra, bir süre Kahire'de yaşadı ve
son yıllarını Ürdün ve Lübnan'da geçirdi. 1948 yılında öldü.