Nihayet Bizans ordusu doğuya doğru sefere çıktı. Bu sırada Alp Arslan, Mısır
seferine çıkmıştı. Henüz Halep kuşatmasında bulunuyordu. Bizans ordusunun
ilerleyişini duyunca süratle geri dönmeye karar verdi. Yaşlı ve yorgun
askerlerini bırakarak emrindeki dinç kuvvetlerle Ahlat’a geldi. Birkaç kez
barış teklif ettiyse de bunu Alparslan’ın korkusuna yorumlayan Romanos Diogenes,
barışı reddetti. Artık savaş kaçınılmazdı. Devrin kaynaklarına göre Bizans’ın
200 binlik ordusuna karşı, Selçuklu kuvvetleri 50 bin kadardı. Bizans
ordusundaki Peçenek ve Uz askerleri, karşılarındakinin Türk olduğunu görünce
Selçuklu tarafına geçmişlerdi . İki ordu Malazgirt Ovası’nda mevzilendi.
İslâm ülkelerinin her köşesinde, Alp Arslan’ın zafer kazanması için hutbe
okunuyor, dua ediliyordu. Nihayet Alp Arslan ordusu ile cuma namazını
kıldıktan sonra askerini oldukça etkileyen, coşkulu bir konuşma yaptı; şehit
düşerse üstündeki beyaz elbisenin kefeni olduğunu, onunla gömülmesini vasiyet
etti. Sonra eski Türk geleneğine uyarak atının kuyruğunu bağladı ve ordusunun
başına geçti. ( 26Ağustos 1071 ) Alp Arslan sayıca çok üstün olan Bizans
kuvvetlerine karşı Türk savaş taktiği olan “Turan taktiği”ni başarıyla
uyguladı. Askerlerin bir kısmı savaş alanının iki yanındaki tepelerde pusuya
yattı. Diğer kuvvetler düşmana saldırdı ve kaçar gibi yaparak geri çekildiler
(sahte ric’at). Türklerin bozguna uğradığını zanneden Bizans kuvvetleri
disiplinsiz bir şekilde Selçuklu kuvvetlerini takibe başladı ve merkezden
epey ayrıldılar.
|
Pusuya doğru çekilen Bizans ordusu,bu tuzağı geç fark etti. Geri çekilmeye
çalıştıkları sırada Ermeniler ve yedek kuvvetler savaş alanından kaçtılar.
Tam anlamıyla çembere alınan Bizans ordusu, akşama kadar süren Türk
hücumlarıyla âdeta yok edildi. İmparator yaralı olarak ele geçirildi (26
Ağustos 1071). Alp Arslan, imparatorun umduğunun aksine, ona çok iyi muamele
etti; saygı gösterdi. Aralarında yapılan anlaşmaya göre, imparator kurtuluş
akçası (fidye) karşılığında serbest bırakılacaktı. Ayrıca Bizans’ın elindeki
bütün Müslüman esirler salıverilecek ve Selçuklulara yıllık vergi ödenecekti.
Ancak Türk askerlerinin eşliğinde memleketine gönderilen Romanos Diogenes
tahtından indirildi. Gözlerine mil çekilerek hapse atıldı. Yerine geçenler bu
anlaşmayı tanımadılar. Bunun üzerine Türk komutanlara Anadolu’nun fethinin
tamamlanması emri verildi. Malazgirt Zaferinin Önemi ve Sonuçları: Malazgirt
Zaferi sonuçları itibarıyla hem Türk tarihi, hem de dünya tarihi bakımından
çok büyük bir önem taşımaktadır. Malazgirt Zaferi sonucunda Anadolu’nun
kapıları kesin olarak Türklere açılmış oluyordu. Böylece Anadolu’nun,
Türklerin ebedî vatanı olması için en büyük adım atılmıştır. Zaferden sonra
Anadolu’da irili ufaklı birçok Türk devleti kurulmuş, Türkiye Cumhuriyetine
kadar uzanan Türkiye tarihi başlamıştır. Bu zaferle, Türklerin İslâm
dünyasındaki prestiji ve liderliği daha da güçlenmiştir. Malazgirt Zaferi,
Avrupa’da da derin izler bırakmıştır.
|
||
Bizans’ın yenilmesi üzerine kendilerini de tehlikede gören Hristiyan Avrupa,
Türklere karşı ittifaklar oluşturmuşlardır. Haçlı ittifakı aslında bu zafere
bir tepki olarak doğmuştur. Haçlı Seferleriyle Türk ilerleyişi durdurulmak istenmiştir
. Malazgirt Zaferi ile Anadolu’nun kapıları ardına kadar açılmış idi. Böylece
Anadolu’nun Türkleşmesi safhası başlamış ve kısa süre zarfında Türkler
Anadolu’da çoğunluğu sağlamışlardır. Anadolu’nun çeşitli yerlerinde irili
ufaklı Türk devletleri ortaya çıkmıştır.
|