1941 yılında Ankara'da
toplanan Birinci Coğrafya Kongresi, uzun süren çalışmaları sonunda Türkiye'yi
yedi coğrafi bölgeye ayırmıştır. Adı geçen kongrenin çalışma larında;
Türkiye'nin üç tarafının denizle çevrilmiş olması, uzun kenarları boyunca
kıyıya paralel dağ sıralarının bulunuşu, bu dağların yüksek, ama az engebeli
olan orta kesimi deniz etkisinden ayırması, bu yüzden kıyı şeridiyle iç
kesimler arasında iklim, doğal bitki örtüsü, tarım çeşitlerinin dağılımı ve
bunların ulaşım sistemlerine ve konut tiplerine etkisi gibi etmenler göz önünde
tutulmuş ve Türkiye'nin dört kenar bölgeyle üç iç bölgeye ayrılması mümkün
olmuştur. Tespit edilen yedi bölgeden ilk dördü ne komşu olduğu denizin adı
verilmiştir (Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz Bölgeleri). Diğer üç bölge de
Anadolu bütünü içindeki yerlerine göre adlandırılmıştır (ıç Anadolu, Doğu
Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri).Türkiye dünyanın önemli deprem
kuşaklarından biri olan AlpHimalaya kuşağı üzerinde yer almaktadır. Ülkeyi baştan
başa kateden Kuzey Anadolu fayı başta olmak üzere, Türkiye'de daha çok sayıda
aktif fay bulunmaktadır. Kuzey Anadolu Fayı üzerinde son yüzyılda, 1939'da
Erzincan'dan başlayan ve doğudan batıya doğru, fay parçaları boyunca düzenli
bir seyir izleyen 7 büyük deprem olmuştur. 17 Ağustos 1999 tarihinde, merkez
üssü İzmit olan 7.4 şiddetindeki son Marmara depremi de, Kuzey Anadolu fayının
Doğu Marmara bölümünde gerçekleşmiştir. "Asrın felaketi" olarak
nitelendirilen Marmara depremi, 1939 Erzincan depreminden sonra Türkiye
tarihinin en büyük depremidir. Türkiye'nin en fazla nüfus yoğunluğuna sahip
geniş bir bölgesinde meydana gelen Marmara depremi, en fazla İzmit, Yalova,
Sakarya ve Bolu illerinde olmak üzere İstanbul, Eskişehir, Bursa ve Zonguldak
gibi çevre illerde de çok sayıda can kaybı ve hasara yol açmıştır. 15 binin
üzerinde kişinin hayatını kaybettiği depremde, 25 bini aşkın bina yıkılmış, 200
bin civarındaki konut ve işyeri de hasar görmüştür. Depremden hemen sonra
harekete geçen Türk hükümeti, depremin yaralarını sarmak için seferber
olmuştur. Başta Almanya, ısrail, Yunanistan ve Rusya olmak üzere toplam 83 ülke
kurtarma ekipleri ve çeşitli yardım malzemeleri göndermiş, depremden zarar
görenlere yardım amacıyla Türkiye'de ve dünyanın birçok ülkesinde, gerek
hükümetler gerekse sivil toplum örgütleri bünyesinde yardım kampanyaları
başlatılmıştır. Deprem sonrasında meydana gelen bu uluslararası dayanışma ve
duyarlılık, Türk halkının tamamı tarafından takdir ve şükran duyguları ile
karşılanmıştır
İç Anadolu Bölgesi
Türkiye'nin merkezinde bulunan ıç Anadolu Bölgesi, 151.000 km2lik yüzölçümüyle
Türkiye topraklarının yaklaşık %19'unu kaplar. Bölge Doğu Anadolu'dan sonra
Türkiye'nin ikinci büyük bölgesidir. Nevşehir, Aksaray, Kırıkkale ve Kırşehir
illeri bütünüyle bölge içinde kalır. Diğer illerin bazı toprakları ise
Karadeniz, Akdeniz ve Doğu Anadolu bölgelerine taşar.
İç Anadolu'da, tarım ve
hayvancılık önemli bir gelir kaynağıdır. Türkiye tahıl üretiminin yaklaşık üçte
biri bu bölgeye aittir. Tahıl türlerinden en fazla buğday üretilir. Buğday
üretimi bakımından Konya ilk sırada yer alır. İkinci sırada ise Ankara gelir.
Bölgede genellikle makarna, bulgur ve irmik yapımına elverişli sert buğday
yetiştirilir. Baklagillerden en çok fasulye ve nohut, az miktarda da mer cimek
ekilir. Türkiye'nin patetes üretiminin üçte biri yine bu bölgede gerçekleşir.
Sanayi bitkilerinden ise en fazla şekerpancarı üretilmektedir. Bağcılık ve
meyvecilik bakımından Konya, Ankara, Niğde, Nevşehir ve Kayseri illeri
önemlidir.
İç Anadolu'da daha çok orta
ve küçük sanayi tesisleri bulunmaktadır. Halıcılık Kayseri, Sivas ve Konya
yörelerinde yoğunlaşmıştır. Bölgenin başlıca sanayi kuruluşları Ankara,
Eskişehir, Kayseri, Sivas, Konya, Kırıkkale ve Çorum gibi merkezlerde
toplanmıştır.
Marmara
Bölgesi
Marmara Bölgesi, Balkan
Yarımadası ile Anadolu arasın da bir geçiş alanı oluşturur. Avrupa ve Asya bu
bölgede birbirine bağlanır. Yaklaşık 67.000 km2lik yüzölçümüyle ülke yüzeyinin
%8,5'ini kaplar. Adını bütünüyle toprakları içinde kalan ve boğazlar
aracılığıyla Karadeniz ve Ege Denizi'ne açılan aynı adlı iç denizden alır. Ege
kıyıları açığında yer alan Bozcaada ve Gökçeada (ımroz) da Marmara Bölgesi
alanına girmektedir.
Marmara Bölgesi doğuda
Karadeniz ve İç Anadolu Bölgeleri, güneyde Ege Bölgesi, kuzeybatıda da
Yunanistan ve Bulgaristan ile çevrilidir. Diğer bölgelerde olduğu gibi, Marmara
Bölgesi'nin sınırları da her yerde il sınırlarına uymaz. Edirne, Kırklareli,
Tekirdağ, İstanbul, Kocaeli ve Yalova illeri bütünüyle bölge sınırları
içindedir. Sakarya, Bilecik, Bursa, Balıkesir ve Çanakkale illerinin bazı
toprakları ise Ege ve Karadeniz Bölgelerinin sınırları içinde yer alır.
Marmara Bölgesi'nin halkı
geçimini sanayi, ticaret, turizm ve tarımdan sağlar. Türkiye'nin başlıca sanayi
bölgesidir. Bölgedeki en gelişmiş sanayi alanı İstanbul-Bursa-İzmit eksenidir.
İlkçağ'dan beri önemli bir ticaret merkezi olan ve kıtalararası ulaşım yolları
üzerinde bulunan İstanbul, bölgeye ülke çapında bir üstünlük sağlar. Bölgenin
diğer yörelerinde de yaygın sanayi faaliyetlerine rastlanır. ıretilen başlıca
sanayi malları arasında işlenmiş gıda, dokuma, hazır giyim, çimento, kağıt,
petrokimya ürünleri, beyaz eşya, gemi ve yat sayılabilir.
Bölgede aynı zamanda tarım
da çeşitlenmiştir. Ekili alanların yaklaşık yarısı buğday tarlalarından oluşur.
Buğdayı şekerpancarı, mısır ve ayçiçeği üretimi izler. Türkiye'nin ayçiçeği
üretiminin yaklaşık %73'ünü, mısır üretiminin yaklaşık %30'unu gerçekleştiren
bölgenin sebze ve meyve üretimi de önemli bir miktarı bulur. Mısır üretiminde
Karadeniz Bölgesi'nden sonra ikinci sırada yer alan bölge, zeytin üretiminde de
Ege Bölgesini izler. Sofralık Gemlik zeytinleri ünlüdür. Bağcılık konusunda da
gelişmiş olan bölgede, Tekirdağ, Şarköy, Mürefte, Avşa ve Bozcaada üzüm ve
şarap larıyla tanınır.
Avrupa'nın güneydoğusunda
yer alan Marmara Bölgesi, dünyanın en güzel manzaralarına, önemli mimarlık ve
sanat eserlerine sahiptir. Marmara Denizi'ndeki adalar, yarımadalar ve koylar,
bölgedeki dağlar ve ormanlar ile kentlerde tarih ve doğa içiçedir. Birçok büyük
uygarlığın doğduğu ve gelişip kök saldığı bu bölge, iki kıta arasında geçiş
yapan kavimlerin göç yollarını oluşturmuştur. Bu ka vimlerin ve bölgeye
yerleşen ulusların bıraktıkları izlere adım başında rastlamak mümkündür. Eşsiz
doğal ve tarihi değerlere sahip olan bölgede turizm de çok gelişmiştir. Her yıl
bölgeye önemli sayıda turist gelmektedir. Bölge Türk tu rizminin ülke genelinde
finans, yatırım, eğitim ve operasyon merkezidir.
Ege
Bölgesi
Ege bölgesi Türkiye'nin
denize doğru geniş bir biçimde açılan tek bölgesidir. Yaklaşık 79.000 km2lik
yüzölçümüyle ülke topraklarının %11'ini kaplar. Anadolu'nun batısında bulunan
bölge, adını komşu olduğu denizden alır. İzmir, Aydın, Manisa, Kütahya ve çok
küçük bazı kesimleri dışında Uşak illeri tamamen bölge içinde kalır. Muğla,
Denizli ve Afyon illerinin bazı toprakları ise Akdeniz ve İç Anadolu
bölgelerinin sınırları içerisindedir. Aynı şekilde, Marmara bölgesinde yer alan
Balıkesir ilinin Ege kıyıları ile Bursa'nın bazı ilçeleri Ege bölgesine taşar.
Ege Bölgesi sanayi
etkinlikleri bakımından Marmara Bölgesi'nden sonra ikinci sırada yer alır.
Tekstil, gıda ve otomotiv sanayii başta olmak üzere makina, yedek parça ve
diğer sanayi kuruluşları İzmir'de, yağ sanayii Ayvalık ve Edremit yöresinde
yoğunlaşmıştır. Uşak, Kütahya ve Afyon'da şeker, Kütahya'da azot fabrikaları
vardır. Pamuklu dokumacılık İzmir, Uşak, Aydın, Nazilli ve özellikle Denizli'de
yaygınlaşmıştır. Denizli, tüm bölgenin en önemli tekstil merkezi olup buradan
yurtdışına ihracat yapılmaktadır. Halıcılık ise İç Batı Anadolu kesiminde Uşak,
Kula, Gördes, Simav ve Demirci'de gelişmiştir. Afyon, mermeri ve mermer üretim
tesisleriyle tanınır. İzmir Körfezi'ndeki Çamaltı Tuzlası, Türkiye'nin en
önemli tuz üretim merkezidir. Bölge Soma, Tunçbilek ve Yatağan'daki termik,
Kemer ve Demirköprü'deki hidroelektrik santralleriyle Türkiye'nin toplam
elektrik üretimine önemli katkılarda bulunur. İzmir yakınlarındaki Aliağa'da
büyük bir petrol rafinerisi vardır.
Ege Bölgesi'nde ekili ve
dikili alanlar büyük yer kaplar. İç Batı Anadolu bölümünde, meyvecilik ve
bağcılık ağırlık kazanır. Türkiye'nin tütün üretiminin yarısından çoğunu Ege
bölgesi karşılar. Bölgenin, ülkenin toplam pamuk üretimindeki payı ise üçte
bire yakındır. Gediz Ovası'nın kurutularak yurtiçi ve özellikle yurtdışına
ihraç edilen çekirdeksiz üzümü, Büyük Menderes Ovası'nın inciri ve Edremit
Körfezi'nin zeytin ve zeytinyağı üretimi bölge ekonomisine büyük katkıda
bulunur. Bölge, Türkiye üzüm üretiminin üçte birinden fazlasını, incir
üretiminin ise beşte dördünü karşılar. Türkiyedeki zeytin ağaçlarının %48'i bu
bölgede dir. Turunçgiller de bölgenin önemli bir ihraç ürünüdür.
Turizmin oldukça geliştiği
Ege Bölgesi, ülke ekonomisine önemli bir katkı sağlar. Bodrumlu ünlü tarih
yazarı Heredot'un deyimiyle "Dünyanın en güzel gökyüzüne ve en iyi
iklimine sahip" Ege kıyıları boyunca körfezler, yarımadalar, koylar,
adalar ve ince kumlu plajlar ardarda sıralanır. Asırlar boyu sayısız mitolojik
olaylarla içiçe yaşamış olan bölgede, adım başı tiyatroları, mabetleri,
agoraları ve kaleleri ile ünlü antik kentlere rastlanır. Bu kentler zaman
tünelinde gerçekleştirdikleri kent planlamaları ve felsefe, tıp, matematik,
astronomi, mimari ve diğer sanat alanlarındaki başarılı performansları ile Batı
uygarlığının temelini oluşturmuşlardır.
Akdeniz
Bölgesi
Akdeniz Bölgesi, adını
komşu olduğu denizden alır. Bölge genişliği 120180 km arasında değişen bir
şerit halinde, batıda Köyceğiz dolaylarından başlayarak, doğuda Hatay ilinin
bitim noktası olan Basit Burnu yakınına kadar sokulur. Yaklaşık 120.000 km2 lik
yüzölçümüyle Türkiye'nin toplam yüzölçümünün yaklaşık %15'ini oluşturur. Hatay,
Adana, İçel, Antalya, Isparta, Burdur ve Kahramanmaraş ilinin büyük bir bölümü
Akdeniz Bölgesi'ndedir. Ayrıca Muğla ilinin Köyceğiz, Dalaman, Ortaca ve
Fethiye ilçeleri de Akdeniz Bölgesi'ne girer.
Akdeniz Bölgesi'nde tarım
ve sanayi geniş yer tutar. Bölgenin kıyı kesimlerinde son yıllarda sanayi
bitkileri ekimine geniş yer verilmekle birlikte, tahıl tarımının büyük önem
taşıdığı görülür. Nitekim Akdeniz Bölgesi'ndeki ekili alanların yaklaşık üçte
ikisi tahıl tarlalarıyla kaplıdır. Tahıl ürünleri arasında, bölgenin bütün
illerinde buğday başta gelir ve onu arpa izler. Sanayi bitkilerinden pamuk,
bölgenin ana gelir kaynağıdır. Bölgenin pamuk üretimi, Türkiye üretiminin üçte
ikisi kadardır. Hatay ili ve Göller Bölgesi'nin bazı kesimlerinde tütün tarımı
yapılmaktadır
Akdeniz Bölgesi'nde meyve
ve sebze yetiştirilen dikili alanlar da büyük yer tutar. Turfandacılık, son
yıllarda ulaşımın gelişmesine dayalı olarak çok ilerlemiştir. Meyvecilikte ilk
sırayı turunçgiller alır. Türkiye'nin turunçgiller üretiminin beşte dördünden
fazlası Akdeniz Bölgesi'nde gerçekleşir. Muz ise yanlızca bu bölgeye özgü bir
meyvedir.
Bölgenin en hızlı
sanayileşen kesimi Çukurova'dır. Çukurova aynı zamanda Türkiye'nin de başlıca
sanayi merkezleri arasında yer alır. Adana'daki çeşitli sanayi kolları
(özellikle tekstil) yanında, Akdeniz Bölgesi'nin başlıca sanayi tesisleri
arasında; Mersin Petrol Rafinerisi (ATAŞ), İskenderun Süperfosfat ve DemirÇelik
Fabrikaları, Antalya Ferrokrom ve Seydişehir Alüminyum fabrikaları sayılabilir.
Akdeniz Bölgesi, özellikle
Antalya Körfezi çevresindeki doğal ve tarihsel zenginlikler sayesinde,
Türkiye'nin en önemli turizm merkezi olmuştur. Antalya körfezi çevresinde,
hiçbir Akdeniz ülkesinde rastlanmayacak ölçüde doğaya saygılı, modern ve son
derece gelişmiş mimari konumlarıyla çeşitli tatil köyleri ve oteller yer alır.
Doğu
Anadolu Bölgesi
Doğu Anadolu Bölgesi
Türkiye'nin en büyük coğrafi bölgesi Doğu Anadolu'dur. Yaklaşık 163.000 km2lik
yüzölçümüyle ülkenin %21'ini kaplar. Karadeniz, İç Anadolu, Akdeniz ve
Güneydoğu Anadolu Bölgeleri ile komşudur. Ayrıca Gürcistan, Ermenistan,
Nahcivan, İran ve Irak'la da sınırı vardır.
Doğu Anadolu Bölgesi
Türkiye'nin en yüksek ve engebeli bölgesidir. Ortalama yükseklik 2000 m
dolayındadır. Bölgede Türkiye'nin en yüksek dorukları yer alır; Ağrı Dağı 5137
m, Cilo Dağı'ndaki Reşko zirvesi 4135 m ve Süphan Dağı 4058 metredir. Yüksek ve
dağlık oluşu, dağ sıraları ile denizden ayrılmış bulunması, Doğu Anadolu'da
yıllık ortalama sıcaklığın düşük olmasına ve kışların sert geçmesine yol açar.
Bölge kar yağışlı ve yerin karla örtülü olduğu gün sayısı bakımından diğer
bölgelerden farklıdır. Kars ve Erzurum'da yerin karla örtülü olduğu günlerin
sayısı yaklaşık 90 gündür.
Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki
ekonomik etkinliklerin başında hayvancılık ve tarım gelir. Bölgede otlakların
fazla yer tutması hayvan varlığını artırmış ve hayvansal ürünler üretimine
ağırlık verilmiştir. Nitekim bölgenin hayvansal ürünler üretimi, Türkiye'deki
toplam üretimin dörtte biri kadardır. Doğu Anadolu'nun kuzeydoğu kesimindeki
KarsArdahan yöresinde iyi cins sığır yetiştirilmektedir.
sDoğu Anadolu'da tarıma
elverişli alanlar sınırlıdır. Bölge topraklarının ancak onda biri ekilebilir
niteliktedir. Ekili alanların %90'dan fazlası tahıla ayrılmıştır. Tahıl türleri
arasında buğday birinci, arpa ikinci sıradadır. Buna karşılık sanayi bitkileri
ekimi pek yaygın değildir. Ekilen başlıca sanayi bitkileri arasında pamuk,
tütün ve şekerpancarı yer alır. Şekerpancarı ekimine, bölgede şeker
fabrikalarının yapımından sonra başlanmıştır.
Meyve ağaçları, yüksek
kesimlerde neredeyse bütünüyle ortadan kalkar. Buna karşılık soğuktan korunmuş
bazı çukur ovalarda çeşitli meyveler yetiştirilir. Erzincan, Malatya ve Elazığ
ovaları bu bakımdan önemlidir. Van Gölü çevresindeki dar şeritte de iyi cins
meyve yetiştirilir. Aras Vadisi'nin Kağızman'dan aşağıda kalan kesimi ve Iğdır
Ovası da meyve ağaçlarının yoğunlaştığı yörelerdir.
Bölgedeki başlıca sanayi
dalları, pamuklu dokuma, şeker, çimento, gıda ve tütün işletmeleridir.
Keban'daki hidroelektrik, Afşin Elbistan'daki termik santralleri vardır.
Güneydoğu
Anadolu Bölgesi
Güneydoğu Anadolu Bölgesi,
yaklaşık 75.000 km2lik yüzölçümüyle Türkiye'nin toplam %9.7'sini kaplar. Doğu
Anadolu ve Akdeniz bölgelerine komşudur. Ayrıca Suriye ve Irak ile sınırı
vardır. Diğer coğrafi bölgelerde olduğu gibi, bölge sınırları il sınırlarıyla
üstüste gelmez. Çok küçük bazı kesimleri dışında Şanlıurfa ve Mardin illeri
tümüyle bölge içinde kalır. Diğer illerin bazı bölümleri ise Doğu Anadolu ve
Akdeniz bölgelerinde yer almaktadır.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi,
kara iklimi koşullarıyla Akdeniz iklim koşullarının etkisi altındadır. Uzun
süren yazlar çok sıcak ve oldukça kurak geçer. Kışlar soğuk ve yağışlıdır. Son
yıllarda Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında bölgeye yapılan baraj
gölleri sayesinde yöre ikliminde bazı değişiklikler yaşanmaktadır. Yaz
aylarında hava kuraklığı oranında azalmalar olmuş ve yağışlar artmıştır.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi,
tarım ekonomisi bakımından daha çok İç Anadolu Bölgesi'ne benzer. Akdeniz
iklimine benzerliği nedeniyle bitkisel ürünlerde çeşitlenmenin görüldüğü
Gaziantep yöresi dışında, tarım alanlarının büyük bölümü tahıl ekimine
ayrılmıştır. Tahıl çeşitleri arasında buğday birinci sırayı alır ve payı
Türkiye üretiminin onda birini geçer. Tahıllar arasında arpa ikinci, mercimek
üçüncü sıradadır. Türkiye mercimek üretiminin %50'den fazlası Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'ne aittir. Pirinç ekimi, başta Diyarbakır ili olmak üzere sulama
olanağı bulunan kesimlerde dağınık olarak sürdürülmektedir. Bölgenin kaderini
değiştiren GAP kapsamında bazı ovalarda sulu tarıma geçilmiş ve sanayi
bitkileri ekimine hız verilmiştir. Nitekim pamuk üretiminde bölge ovalarında,
özellikle Şanlıurfa'nın güneyinden Suriye sınırına doğru genişleyen Harran
Ovası'nda büyük bir patlama yaşanmaktadır. Yörenin en kaliteli pamuğu burada
yetişmektedir. Sanayi bitkileri arasında önemli bir yeri olan tütün ise Adıyaman,
Siirt ve Diyarbakır yöresinde ekilmekte ve bu illerde "Şark Tipi"
denilen değerli bir tütün türü yetiştirilmektedir. Gaziantep yöresinde üzümün
yanısıra zeytin ve antepfıstığı da önemli ürünlerdendir. Adıyaman ve Siirt
yörelerinde de antepfıstığı yetiştirilir. Özellikle Siirt'in iri taneli
antepfıstığı çok lezzetlidir.
Bölgenin en önemli yeraltı
zenginliği petroldür. Raman, Garzan ve Kahta çevresinde üretilen ham petrolün
bir bölümü, bölgenin en önemli sanayi kuruluşlarından olan Batman Rafinerisi'nde
arıtılır. Bir bölümü de boru hatlarıyla Akdeniz bölgesindeki dolum tesislerine
taşınarak tankerlerle diğer bölgelere nakledilir.
Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'nin sanayi yönünden en önemli ili Gaziantep'tir. Tekstil, makina ve
gıda sanayii oldukça gelişmiştir. Sanayisi gelişmekte olan Diyarbakır, Mardin
ve Şanlıurfa'da ise çimento, gıda, madeni eşya ve tarım aletleri gibi sanayi
kolları ağırlıktadır.
Karadeniz
Bölgesi
Karadeniz Bölgesi, yaklaşık
141.000 km2lik yüzölçümüyle ülke yüzeyinin %18'ini kaplar. Adını ve
özelliklerini komşu olduğu denizden alan Karadeniz Bölgesi, doğuda Gürcistan
sınırı ile batıda Adapazarı Ovası'nın doğu kenarı arasında uzanır. Artvin,
Rize, Trabzon, Gümüşhane, Bayburt, Giresun, Ordu, Samsun, Amasya, Sinop, Kasta
monu, Zonguldak, Bartın ve Bolu illeri bütünüyle bölge sınırları içinde
kalırken, ıç Anadolu Bölgesi sınırları içinde bulunan Artova ilçesi dışında
Tokat ilinin tamamına yakın kesimi de yine Karadeniz Bölgesi'ne girer. Çorum
ilinin yarısı ıç Anadolu'da, diğer yarısı da Karadeniz Bölgesi'ndedir. Coğrafi
özellikler bakımından bölge doğu, orta ve batı olmak üzere üç bölüme ayrılır.
Karadeniz halkının büyük
çoğunluğu geçimini topraktan sağlar. Bölge tarımının en önemli özelliği, diğer
bölgelerdeki başlıca tahıl türü olan buğdayın yerini bu bölgenin kıyı
kesimlerinde mısırın almasıdır. Nitekim Türkiye'nin mısır üretiminin üçte
birinden fazlası Karadeniz Bölgesi'nde gerçekleştirilir. Kıyı dağlarının
gerisindeki ovalarda ise daha çok buğday ekilir. Bölgede arpa da önemli bir tahıl
ürünüdür. Kızılırmak ve Yeşilırmak deltaları ile Gökırmak vadisinin Boyabat
kesimi ve Devrez Vadisi'nin Tosya kesi minde pirinç yetiştirilir. Baklagiller
üretiminde ilk sırayı fasulye, sanayi bitkilerinde ise şekerpancarı alır.
Bölgede yetiştirilen diğer ürünler arasında patates, soğan, ayçiçeği ve kendir
yer alır. Türkiye'de yanlızca Doğu Karadeniz'de yetişen çay ise bölgenin en
önemli ürünlerindendir.
Karadeniz Bölgesi'nin
özellikle doğu kesiminin başlıca meyvesi fındıktır. Karadeniz kıyı şeridi fındık
ağaçlarıyla kaplıdır. Rize kesimlerinde seyrek olan fındıklıklar Trabzon
kesiminde sıklaşır, Giresun ve Ordu illerinde en yoğun halini alır. Elma
üretimi de oldukça fazla olan bölgede son yıllarda kivi ve avokado gibi
meyveler de yetiştirilmeye başlanmıştır.
Karadeniz
Bölgesi'ndeki başlıca sanayi kuruluşları Karabük ve Ereğli'deki demirçelik
tesisleri, Çatalağzı Termik Santrali, Zonguldak çevresindeki taşkömürü
havzaları, Murgul bakır üretim tesisi ve bölgenin çeşitli kesimlerindeki şeker,
kağıt, sülfirik asit, bitkisel yağ, çay, fındık kırma ve fındık ürünleri, balık
unu ve sigara fabrikalarıdır.